6 Temmuz 2019 Cumartesi

WITTGENSTEIN'IN FENOMENOLOJİ ELEŞTİRİSİ




 

Wittgenstein’a göre Husserl, sentetik a priori yargıları bilim ve mantık arasında üçüncü olasılık gibi görmektedir. Oysa sentetik bilim ve mantık arasında hiçbir şey yoktur. Sentetik a priori yargılar deneyimden hareketle elde edilmişlerdir ve mümkün deneyimlere gönderirler Fenomenolojinin sentetik önermelerinin karşıt oldukları hiçbir şey yoktur: Bu nedenle fenomenolojinin önermeleri anlamsızdır. Çünkü anlamlı bir önermenin karşıt olduğu bir durum vardır. Wittgenstein’a göre bir önerme a priori ise sentetik değildir; sentetik ise a priori olamaz.

Husserl’in zihinsel dili fiziğin dilinin kesinliğine öykünen bir sözde zihinsel dildir; bu dille düşünemeyiz. Bu yüzden fenomenoloji aşkın bir körlüktür. Nesnel içeriği olmayan aşkın bir süje dünyanın sınırlarına yerleştirilmiş sabit bir noktadır. Dünyada fenomenolojik bir süje yoktur. “Özlerin görülmesi kanıtlanamaz ve bu hayali bir görmedir. Bu ikinci yanlışlık Husserl’in tezlerindeki en büyük hatadır. Bu, sadece Husserl’in fenomenolojisinde değil; bütün fenomenolojilerde vardır.

Platon’dan Husserl’e kadar bütün filozoflar, örtük veya açık mental bir göz kabul ettiler. Husserl buna özün doğrudan sezgisi kavramını ekledi.

Wittgenstein açıkça göstermiştir ki, mental bir gözümüz yoktur; böyle bir göz olsaydı bile, hayali böyle bir gözü, bir iletişim girişimi olan felsefede kullanamazdık. Wittgenstein’ın bu kanıtı çok basittir ve çok da yıkıcıdır.  (Devamı Dil Felsefesi III’te)

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder